Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu toplantısı sonrasında...
Yine...
Sivil ve yeni bir anayasa vurgusu yapmış.
Bakın...
Bu husus üzerinde fazlaca duruyorum...
Şimdi çağa ayak uyduracak bir anayasa metninin yazımı, fevkaladenin fevkinde bir gelişme olur.
Ve bu bağlamda...
Sivil bir anayasa yazımının anayasanın ruhuna ve lafzına sinmesi, her şeyden çok daha önemlidir.
Benim üzerinde durduğum mesele... Keşke diyorum... Bu anayasa yazımı mesaileri, tüm siyaset bileşenlerinin görüşü alınarak yapılsa.
Aslında, bir olmayacak duaya âmin demek istiyorum...
Geçmişte de bu minvalde yazı yazmıştım.
Acaba diyorum, bu anayasa yazımı niyeti, tüm toplum bileşenlerinin rızasının alınması ve yine toplumun gönlünün alınması bağlamında bir başlangıç olabilir mi?
Bir “ütopya” düşlüyorum...
Belki de bana amma da safsın diyeceksiniz. Diyorum ki, artık size de gına gelmedi mi? Bu gergin ve stresi yüksek ortamlardan?
Tansiyonu düşürebilmek adına diyorum ki, muhalefet bir “adım atıyorsa”, iktidar “üç-beş adım atsa” nasıl olurdu?
Gerçekten artık ben de; memleketimde gergin ortamların geride kalmasını, yurdum insanlarının, özellikle ülkemizi yönetmek adına bir yola koyulmuş politikacılarımızın kapalı ellerini açarak, tokalaşmak kaydıyla medenice memleket sorunlarını çözmek için ortak aklı devreye sokmalarını, o kadar fazla beklemekteyim ki...
Neden olmasın?
Önemli olan, “atalet duvarlarını” yıkmak, ve ilk adımı atmak.
Neden olmasın?
(. . . . . . . .)
SON YAZILAR